ASTIM BRONCHÄ°ALE
Astım, hava yollarında daralma ve hava yollarının artmış duyarlılığı ile karakterize, yaygın bir solunum sistemi hastalığıdır. Tüm yaÅŸ gruplarında görülebilen ve ilk belirtileri sıklıkla çocukluk çağında ortaya çıkan astım, nüfusun oldukça fazla bir kesimini etkilemekte ve yaÅŸam kalitesini bozmaktadır. Astım tedavisi süreklilik gerektiren ve uzun süre devam eden bir tedavidir. Astım tedavisinde amaç hastanın ÅŸikayetsiz ve atak geçirmeden konforlu bir yaÅŸam sürmesidir. Bu da, hasta ile hekimin yakın diyaloÄŸu ve hastanın eÄŸitimi ile mümkündür. Bu nedenle, sizlere yardımcı olacağını düÅŸündüÄŸümüz bu yazıyı hazırladık. Bu yazıda astım ile ilgili genel ve pratik bilgileri bulacaksınız.
Astım nedir?
Kaç çeÅŸit astım vardır?
Astım kimlerde görülür?
Astımı ortaya çıkaran etkenler nelerdir?
Astım belirtileri nelerdir?
Astım tanısı nasıl konulur?
Astım tedavisinde kullanılan ilaçlar nelerdir?
Astımdan korunmanın yolları var mıdır?
Acil durumlar
Astım atağının belirtileri
Önemli Uyarılar
Astım nedir?
Astım kronik bir havayolu hastalığıdır. Astımda, hava yollarında daralma ve hava yollarının duyarlılığında artma vardır. Bu durum sürekli deÄŸildir, alevlenmeler ve düzelmelerle seyreder. Düzelme bazen tedavi ile, bazen de kendiliÄŸindendir. Ülkemizde yapılan araÅŸtırmalar sonucunda çocukların yaklaşık %5-8, eriÅŸkinlerin de yaklaşık %2-4'ünde astım hastalığı olduÄŸu tahmin edilmektedir. Bu oranlar ÅŸehirlerde ve sahil kesiminde daha da yüksek bulunmuÅŸtur.
Kaç çeÅŸit astım vardır?
Astım tüm yaÅŸ gruplarında görülebilen bir hastalıktır. Görülme sıklığı açısından kadınlar ve erkekler arasında farklılık yoktur. Astım hastalarının çoÄŸunda ilk belirtiler çocukluk döneminde ortaya çıkar. Bu dönemde astım tanısı konulan hastaların bir kısmı, eriÅŸkin dönemde tamamen iyileÅŸebilir, ya da hastalık devam edebilir. Belirtiler kaybolup, sonra ileri yaÅŸlarda tekrar ortaya çıkabilir. Astımlı hastaların az bir kısmında ise belirtiler yaÅŸlılık döneminde ilk defa ortaya çıkabilir.
Astım kimlerde görülür?
Astım tüm yaÅŸ gruplarında görülebilen bir hastalıktır. Görülme sıklığı açısından kadınlar ve erkekler arasında farklılık yoktur. Astım hastalarının çoÄŸunda ilk belirtiler çocukluk döneminde ortaya çıkar. Bu dönemde astım tanısı konulan hastaların bir kısmı, eriÅŸkin dönemde tamamen iyileÅŸebilir, ya da hastalık devam edebilir. Belirtiler kaybolup, sonra ileri yaÅŸlarda tekrar ortaya çıkabilir. Astımlı hastaların az bir kısmında ise belirtiler yaÅŸlılık döneminde ilk defa ortaya çıkabilir.
Astımı ortaya çıkaran etkenler nelerdir?
Astımlı hastaların, herhangi bir neden yokken ya da bazı uyaranlarla karşılaÅŸtıklarında ÅŸikayetleri oluÅŸabilir. Özellikle egzersiz yapma, soÄŸuk hava, parfüm ve sigara dumanı astım krizini baÅŸlatabilir. Alerjik kiÅŸilerde alerjenlerle karşılaÅŸma, polenler, ev tozları ve özellikle hayvanların tüylerinde yerleÅŸen küçük canlılar nedeni ile atak baÅŸlayabilir. Solunum yolları enfeksiyonları, özellikle sinüzit, astım belirtilerinin ÅŸiddetlenmesine neden olabilir. Bazı ilaçlar da astım belirtilerinin ortaya çıkmasına yol açabilir. Bundan dolayı astım hastalarının ilaç kullanımı öncesi doktorlarına danışmaları gerekmektedir. Psikolojik faktörler astım belirtilerinin ortaya çıkartabilir. Kadınların adet dönemlerinde astımlarının ÅŸiddetlendiÄŸi gözlemlenmiÅŸtir. Gebelikte astım ÅŸiddeti azalabilir, bazılarında ise artabilir. Astım tanısı olan gebeler bu dönemde her ay düzenli olarak kontrole gitmeli ve doktorun önerilerine sıkı bir biçimde uymalıdırlar. Gebelikte astımın tedavi edilmemesi bebekte oksijen azlığına, düÅŸük doÄŸum ağırlığına ve düÅŸüklere neden olabilir.
Astım belirtileri nelerdir?
Astımın en sık görülen belirtisi nefes darlığıdır. Nefes darlığı herhangi bir neden yokken, bazen de parfüm, sigara dumanı, yemek kokuları gibi kokularla, soÄŸuk, egzersiz ve alerjenle karşılaşıldığında aniden baÅŸlar. Gece sabaha karşı olan, uykudan uyandıran nefes darlığı tipiktir. BronÅŸ geniÅŸletici ilaçlar kullanıldığında nefes darlığının geçtiÄŸi görülür. Nefes darlığı özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında görülür. Astımda dışarıdan da duyulabilen ıslık sesine benzeyen hırıltılı solunum mevcuttur. Ayrıca göÄŸüste baskı tarzında rahatsız edici bir his olabilir. Astımda en sık görülen ÅŸikayetlerden birisi de öksürüktür. Öksürük bazen astımın tek belirtisi olabilir. Astımdaki öksürük inatçı ve kuru bir öksürüktür. Bazen, öksürüÄŸe koyu kıvamda az miktarda bir balgam eÅŸlik edebilir. Beraberinde boÄŸazda kaşıntı hissi olabilir. Ancak öksürüÄŸün astım dışında da pek çok nedeni vardır. Özellikle sinüzit ve mideden yemek borusuna geri kaçış (gastroözofajiyal reflü hastalığı) gibi durumlarda da bu tarz öksürük görüldüÄŸünden, astım testleri yapılmadan tanı konulmamalıdır.
Astım tanısı nasıl konulur?
Solunum fonksiyon testi: Astımdan ÅŸüphe edilen hastada öncelikle solunum fonksiyon testi denilen üfleme testi yapılır. Bu test ile hastada hava yolu daralması varsa gösterilebilir. Test sırasında hava akımında sınırlanma belirlenmiÅŸse bronÅŸ geniÅŸletici ilaçlarla test tekrarlanır. Bu ilaçlarla hava akımında düzelme ve hava yollarında geniÅŸleme olursa astım olduÄŸu düÅŸünülür. Astımdaki hava yolu darlığı sürekli olmadığından test yapıldığı sırada sonuç tamamen normal olabilir. Bu tür hastalarda hava yollarını uyaran çeÅŸitli ilaçlar kullanılarak test tekrarlanır.
AkciÄŸer grafisi: Ä°lk muayene sırasında yapılması gerekli bir tetkiktir. Astımda normal olabilir. Atak sırasında çekilen grafilerde astımla ilgili bulguların görülme olasılığı daha yüksektir.
Alerji testleri: Alerji hikayesi olan hastalara yapılır. Bu testlerde kiÅŸinin hayvan, polenler, ev tozu, hamam böceÄŸi ve mantarlara alerjisi varsa belirlenir. Alerjik astımı olan kiÅŸilerde bu testin önemi büyüktür. Sonuca göre gerekli öneriler verilir, böylece hastanın alerjenden uzak kalması saÄŸlanır
Astım tedavisinde kullanılan ilaçlar nelerdir?
Astımda tedavinin amacı astım ataklarının önlenmesi, hastanın normal yasam aktivitelerini sürdürebilmesi ve astım belirtileri olmadan yaÅŸamını devam ettirmesidir.
Astımlı hastalarda kortizonlu ilaçlar ve bronÅŸ geniÅŸleticiler kullanılır. Kortizonlu ilaçlar alerjik durumu baskılayarak etki ederler. Ağız yolu ile alınan tablet ve damardan alınan enjeksiyon formları yanında, direk hava yollarına etki eden sprey formları da vardır. Sprey seklinde olan kortizonlu ilaçlar doÄŸrudan hava yollarına etki ettiÄŸi için kan dolaşımına daha az geçerler ve yan etkileri oldukça azdır. Astım tedavisi ilgili hekim tarafından düzenlenmeli ve takip edilmelidir. Hasta tedavisini hekimin önerileri doÄŸrultusunda düzenli almalı, hekimin önerisi olmaksızın kesmemeli veya deÄŸiÅŸtirmemelidir.
Astımdan korunmanın yolları var mıdır?
Astımda ailesel yatkınlığın olduÄŸu düÅŸünülmektedir. Bu nedenle astımdan tam olarak korunmak mümkün deÄŸildir. Ancak astım olduÄŸu bilinen kiÅŸiler bazı ÅŸeylere dikkat ederek atak sayısı ve ÅŸiddetini azaltabilirler. Çevre Sartlarının kontrol altına alınması da bu konuda yardımcıdır. Özellikle alerjik astımda saptanan alerjenlerden uzak kalınmalıdır. Hava kirliliÄŸinin arttığı dönemlerde, polenlerin yoÄŸun olduÄŸu ilkbahar ve sonbahar dönemlerinde dış ortamlarda bulunulmamalıdır. Sigara içmekten kaçınılmalıdır. Özellikle sigara içilen evlerdeki çocuklarda astım hastalığı görülme sıklığı ve ÅŸiddeti artmaktadır. Bu nedenle anne ve babaların çocukların olduÄŸu ortamda sigara içmemeleri gerekmektedir. Astım hastaları evde hayvan beslememelidir. Evde beslenen hayvanların tüyleri alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Solunum yolları enfeksiyonlarına karsı dikkatli olunmalıdır. Havalandırması iyi olmayan, nem oranı yüksek ve kalabalık binalarda önceden tanısı konulmamış astım ortaya çıkabilmekte veya var olan astımın ÅŸiddetinde artış olabilmektedir. Bu tür saÄŸlıklı olmayan yerlerden olabildiÄŸince uzak durulmalıdır.
Acil durumlar
Astımlı hastalar belirli aralıklarla kontrollerine gitmeli, ilaç tedavilerini düzenli kullanmalı, hastalıklarını alevlendiren durum ve ortamlardan uzak durmalıdırlar. Tüm bu önlemlere raÄŸmen bu hastalarda yine de astım atağı oluÅŸabilir.
Kontrol altında bulunan ve belirti vermeyen bir astım hastasında, üst ve alt solunum yolları enfeksiyonları, mideden yemek borusuna kaçan salgılar, bazı ilaçlar ve alerjenlerle temas ile atak baÅŸlayabilir.
Astım atagının belirtileri sunlardır:
Nefes darlığında artma
Günlük aktiviteyi bozacak kadar efor kapasitesinin kısıtlanması
Hırıltılı solunum
Nefes darlığı olduÄŸunda kullanılması önerilen bronÅŸ geniÅŸletici ilaçların kullanım sıklığının artması, buna raÄŸmen nefeste rahatlamanın olmaması.
Nefes sayısının artması
Nefes darlığının ilerlemesi ile konuÅŸmada güçlük, cümleleri tamamlayamama.
Ä°leri durumlarda ağız çevresinde ve tırnak yataklarında morarma ve soÄŸukluk.
Bu durumlara eÅŸlik eden öksürük, balgam miktarında artma ve renk deÄŸiÅŸikliÄŸi, 38 derece üzerinde ateÅŸ.
Bu yukarıda anlatılan belirtiler ortaya çıktığında vakit geçirilmeden doktora baÅŸvurulmalıdır.
Önemli Uyarılar
Astım kronik bir havayolu hastalığıdır. Astımda hava yollarında daralma ve hava yollarının duyarlılığında artma vardır.
Ä°ki tür astım vardır. Birincisi özellikle alerjisi olan kiÅŸilerde alerjen ile karşılaÅŸmaya baÄŸlı ortaya çıkan astımdır (alerjik astım). DiÄŸeri ise alerjik bir neden olmaksızın hastanın genel yapısından kaynaklanan astımdır.
Astım tüm yas gruplarında görülebilen bir hastalıktır.
Görülme sıklığı açısından kadınlar ve erkekler arasında farklılık yoktur.
Astım hastalarının çoÄŸunda ilk belirtiler çocukluk döneminde ortaya çıkar.
Astımın en sık görülen belirtisi nefes darlığıdır
Nefes darlığı herhangi bir neden yokken, bazen de parfüm, sigara dumanı, yemek kokuları gibi kokularla, soÄŸuk, egzersiz ve alerjenle karşılaşıldığında aniden baslar.
Astımda ailesel yatkınlığın olduÄŸu düÅŸünülmektedir
Özellikle alerjik astımda, saptanan alerjenlerden uzak kalınmalıdır.
Sigara içmekten kaçınılmalıdır. Özellikle sigara içilen evlerdeki çocuklarda astım hastalığı görülme sıklığı ve ÅŸiddeti artmaktadır
Astımda tedavinin amacı, astım ataklarının önlenmesi, hastanın normal yasam aktivitelerini sürdürebilmesi ve astım belirtileri olmadan yaÅŸamını devam ettirmesidir.
Etkin bir astım tedavisi için hastanın eÄŸitimi ve yakın hasta-doktor iliÅŸkisi gereklidir.